Ürün Özellikleri
Stok Kodu
9786057789587 Boyut
135-210- Sayfa Sayısı
216 Basım Tarihi
2024-09-06
Çeviren
Bekir Balkız
Kapak Türü
Karton
Kağıt Türü
Kitap Kağıdı
Dili
Türkçe
Gerçekten de özgürleştirici akıl kendi iddialarını meşrulaştırmak için sağduyunun ötesine geçmeli ve sağduyunun kendi doğruluğundan emin olmasını sağlayan gündelik varoluşu –mantıkdışı bir şekilde değil– soğukkanlılıkla sorgulamalıdır. Öz- gürleştirici akıl sağduyusal deneyimin insanlara hâlihazırda sunduğu bilgiyi sadece yeniden dile getirmeye çalışan – tutsaklığın bilimi ya da onun eleştirisi gibi– diğer teorilerle basitçe rekabet etmez. Özgürleştirici akıl sağduyusal deneyimin sunduğu bu bilginin geçerliliğini hiç tereddüt etmeden reddeder; bu bilgiyi inandırıcı olmayan, kısmî, tarihsel açıdan sınırlı bir bilgi olarak, kötürümleştirilmiş, sakatlanmış, köreltilmiş bir varoluşun yansıması olarak tasvir eder. O sağduyu ile değil, aksine sağduyunun temelini oluşturan –sosyal gerçeklik olarak adlandırılan– pratik *deneyim+ ile mücadele eder…. Sağduyu insanlardan özgürleştirici aklın kabul etmekte zorlandığı *toplumun+ ‘doğa yasaları'na inanmalarını istediğinde, bunun karşısında özgürleştirici akıl kendini sağduyusal olgu ve kanıt toplama yöntemini ve sağduyusal akıl yürütme mantığı- nı yeniden gözden geçirmekle sınırlamaz. Özgürleştirici akıl, kaçınılmaz olarak, bu türden olguları ve kanıtları sağlayan ve sağduyusal akıl yürütmeyi teşvik eden ‘deneyimi' hedef alır. O sözde ‘*toplumsal+ doğa'nın ‘doğallığını' sorgular… Özetlemek gerekirse, özgürleştirici akıl sağduyu ile üç önemli cephede çatışır: (i) sağduyunun insanın doğası –ya da toplum- sal doğa– olduğunu iddia ettiği şeyin ‘doğal olmadığını' göstermeye çalışır; (ii) sağduyunun alternatif gerçeklikleri reddetti- ğini ortaya koyar ve onu mahkûm eder ve (iii) sağduyunun –insanın tarihsel çıkmazını sürdürerek– salt araçsal terimlerle ifade edilebilecek türde çok sayıda mini probleme dönüştürüp bölük pörçük hâle getirdiği varoluşsal meselelerin meşruiye- tini yeniden tesis etmeye çalışır. Özgürleştirici akıl, bu üç konudaki görüş ayrılığından dolayı, Durksonscu sosyolojide yapıla- nın aksine, sağduyuyu –doğru veya yanlış bir şekilde– düzeltmekle ve sağduyuyla ilgili teorik olarak daha sofistike bir analiz geliştirmeye çalışmakla yetinemez…
Yorum yaz