Ürün Özellikleri
Stok Kodu
9786054878512 Boyut
150-210-0 Sayfa Sayısı
290 Basım Yeri
Ankara Basım Tarihi
2016-03-02
Kapak Türü
Karton
Kağıt Türü
2.Hamur
Dili
Türkçe
"Yenilmek her zaman kaybetmek demek değildir. Spartaküs yenildiği için Spartaküs'tür; eğer Spartaküs yenseydi adı sanı bilinmeyen Roma komutanlarından biri olurdu. Spartaküs'ü herkes biliyor çünkü mücadele edip güzel yenilerek de tarihe geçmek mümkün. Mahir'i, Deniz'i ve İbo'yu halklarımız biliyor ama onları katledenleri hatırlayan yok. Öte yandan tarih, hayatı ve siyaseti sadece 'kazanmak' üzerine kurgulayanların yanılgılarıyla doludur..." -Bülent Uluer
Yıllar kimi legal kimi illegal sınırları geçerek geçti: Almanya, Fransa, Suriye, Lübnan, İsveç; kimi zaman birlikte kimi zaman ayrı ayrı; sanki hiçbir yer onlar için yaşamı idame ettirmeye uygun değildi. Geride bıraktıkları her şey görünmez iplerle onları geriye çekiyordu. Bülent'le hayatları 1980 darbesinden kısa bir süre önce örgütsel olarak kesişmiş ve ülkeye dönünceye kadar da ortak çalışma içinde geçmişti. Mahir Sayın
Biraz da Troçki gibidir; kitlelerin önünde onların ruhu gibi konuşur. Tabutunda yatan Dev-Genç'li o konuşunca dirilir. "Şehitler ölmez" diyenlerimiz, Bülent Uluer'i ne kadar dinlese yeridir. Çünkü onun sesinde, herkesi ifade eden, Türk ile Kürdü, enternasyonalist ile milliyi, atesit ile Müslümanı, Sünni ile Aleviyi, Ermeni ile hepimizi birleştiren tuhaf bir tını vardır. Veysi Sarısözen
16 Mart 1978'de İstanbul Üniversitesi'ndeki katliamdan sonra arkadaşlarımızın cenazelerini uğurladığımız miting-de, her zaman olduğu gibi kürsüde gördüm son kez Bülent'i. Ali Rıza Tura
1978 kuşağı Devrimci Gençlik Dernekleri Federasyonu (Dev-Genç) önce Genel Sekreteri ve sonradan Genel Başkan'ı Bülent arkadaşım ülkede 'Vur Emri' ile ülkenin her yerine donatılan afişlerle aranıyordu. Afişte, iki devrimci arkadaşı Hasan Şensoy, Paşa Güven de vardı. Devlet, iki faşisti de afişe eklemeyi unutmamıştı. Vecdi Çıracıoğlu
Yorum yaz