Ürün Özellikleri
Stok Kodu
9789752561489 Boyut
138-210-0 Sayfa Sayısı
208 Basım Yeri
İstanbul Basım Tarihi
2008-01-01
Kapak Türü
Karton
Kağıt Türü
2.Hamur
Dili
Türkçe
İslâm tasavvufunun tarih boyunca gösterdiği en mühim gelişmeler ve yetiştirdiği en büyük şahsiyetler
"Tasavvuf hakikatleri almak ve yaratılmışların elinde her ne varsa ümidi kesmektir
"
Meşhur müelliflerimizden Ömer Rıza Doğrul'un "İslâm tasavvufunun tarih boyunca gösterdiği en mühim gelişmeler ve yetiştirdiği en büyük şahsiyetler"ini konu aldığı kitabında, Hz. Peygamber'den başlayarak İslam tarihi boyunca farklı zamanlarda ortaya çıkan tasavvufî doktrinleri ve bu hareketin öncülerini anlatmıştır. Ayrıca farklı bir bakış açısıyla ele alınan tasavvufî öğretilerin Hint, İran, Kabala ve Hıristiyan mistisizmiyle de yeryer karşılaştırmalar yapmaktadır.
Eser; İslâm tasavvufunun menşei, Hazreti Peygamberin ruh hayatı, ashabın zühd ve takva eksenindeki hayatlarından misaller, tasavvufî terimler ve izahları, tarikatların ortaya çıkışı ve sûfîliğe dâir bir çok bilgi
Tasavvuf yolunun büyük şahsiyetleri (Hasan-ı Basrî, Rabiatü'l Adeviyye, Hallac-ı Mansur, Gazalî, Sühreverdî ve İbn Arabî) tarafından bizzat hâl yoluyla tecrübe edilen nefis mertebeleri
Gazali'ye göre tasavvufun tarifi; fukaha ile mutasavvıfların arasındaki savaş; Muhyiddin bin Arabî ve Vahdet-i vücud; tarikatlar (Kadirîlik, Rifaîlik, Sühreverdîlik, Şâzeliyye, Yeseviyye, Bedevîlik, Mevlevîlik) hakkında vazgeçilmez bir kaynak. Okuyucunun didaktik bilgi sahibi olacağı ve akıcı bir üslupla yazılmış kitaptan tadımlık bir parça:
"Tasavvuf, insanın yaşattığı ve geliştirdiği ruh hayatı diye tarif olunabilir. Çünkü insanın tasavvufa başvurmakla başarmak istediği iş, nefsle savaşarak onu dizginlemek, nefsi tasfiye etmek ve temizlemek sayesinde his perdelerini kaldırmak, her türlü karışıklıktan ve bozukluktan kurtarmak, kendini ihtirasın esiri olmaktan korumak, elhasıl insanın Tanrısı ile kendisi arasındaki bağlantıyı bozan bütün maddî alâkaları kırmaktır. Daha ötesi de vardır. O da: Bütün bu cihanı derinden derine düşünerek kavramak; düşüne düşüne cihanı yaratanla karşılaşmak; bu karşılaşma ve teması, beşer nefsaniyetini öldürmek yoluyla sağlayarak Allah'ın zatında beka bulmayı kazanmak; bu sayede en yüksek hakikatle birleşmek ve bu birleşme sayesinde artık şek ve şüphenin yol bulamayacağı surette, Hak ile Hak olmaktır."
Yorum yaz